Balondan Görünen Dünya - Elif ŞAFAK

Asyali

Well-Known Member
Balondan Görünen Dünya (Firarperest) / Elif ŞAFAK


"Kapadokya’da bir bayram sabahı. Gün ağarmak üzere. … Havada bir iyimserlik, bir beklenti, bir macera heyecanı. Vadide yüzlerce insan toplanmış. Her milletten, her yaştan, her dili konuşan… Yer göz alabildiğine sağlı sollu uzanacak şekilde balonlar yatıyor…. Rüzgarda her şey renkli, her şey sürreel, her şey ve her yerde yarı rüya yarı gerçek…. Her şey tamam olduğunda yolcular onar yirmişer sepetlere doluşuyor. ….

…Yerden metrelerce yükseklikte bir balonun içindeyiz yakın dostlarla beraber. Sadece daha yukarı çıkabiliyor ya da alçalabiliyoruz, hareket kabiliyetimiz bundan ibaret. Tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi. Direksiyon yok. Vites yok. Ne sağa dönebiliriz, ne sola. Rotamız, bizden daha kudretli bir etmene, rüzgarın iradesine kalmış. Biz ne yaparsak yapalım gidişata yön veremiyoruz. Esen yelle beraber hareket etmek, diğer balonlar arasında kendimize barışçıl bir yer açarak kimseye çarpmadan ve çatmadan özgün bir yol izlemek durumundayız. Tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi. Bundan ibaret balonun çabası. Mücadelesiz, rekabetsiz, gerilimsiz bir varoluş.

… Balonun içindeyken, normal şartlar altında unuttuğumuz bir teslimiyet ve hafiflik hissi geliyor üstümüze…. O an herkes kendi kendisiyle baş başa kalıyor. Kendi içine bir göz atıyor. Bir an için de olsa herkes kendi bildiği dilde ve şekilde selam veriyor özüne, derununa.

Şafak söküyor Kapadokya’da. Gökyüzü eflatun ve pembe tonlarda. Aşağıda dünya yepyeni bir güne hazırlanıyor. Olanca telaş, heves ve hayhuyuyla. Arabalar, telefonlar, randevular, konuşmalar, vaatler, kırgınlıklar, yanlış anlamalar… Balondaki bizler ise tüyden hafif, Sağır Sultan’dan sağır olmuşuz. Dünyanın ürettiği hiçbir gürültüyü işitmeden, hiçbir yükü sırtlanmadan öylesine duruyoruz semada. Seyrediyoruz alemi. Seyrediyoruz alemdeki kendimizi.

Elbette bu, yüzyıllardır mutasavvıfların, öyle balonlara veya tayyarelere binmeye gerek görmeden gayet yakından tecrübe ettikleri bir halin kıyısı. “Kâh çıkarım gökyüzüne seyrederim âlemi, kâh inerim yeryüzüne seyreyler âlem beni” dememişler boşuna. Balondan bakınca dünyanın orantıları değişiveriyor. Küçülüyor sıkıntılar…. tasalar, hırslar, gayeler, didinmeler hepten önemini yitiriyor. Zaman uzun ince ilerlemeci bir çizgi olmaktan çıkıyor; ufacık ve rengârenk sarmallara dönüşüyor.

Ara sıra yapmak lazım bunu. Balondan bakmak lazım dünyaya. Bilhassa şu anda depresyonda olanlara ya da monotonluktan sıkılanlara, aşktan ve muhabbetten uzak kalanlara ufacık bir tavsiye bu. Gidin Kapadokya’ya. Gün ağarmadan çıkın bir balona. Açıları değiştirin. Bir de o yükseklikten ve dinginlikten bakın hem içinize hem cümle kainata. Beklemediğiniz kadar iyi gelebilir....”
 
Top