Dev ve Küçük Kız [Hikaye]

catidakihayalet

New Member
Dev ve Küçük Kız
Hande Savran & Yağmur Aydoğan


Umutsuz bir günde bekliyor penceresinde, gözlerinde umutlar ve derin acılar, yaralar. Bulutlar arasında gerçekleri arıyor, yağmurlardan bir cevap bekliyor, 'Kimim ben? Neden?' bedenindeki Yaralar ona sürekli birşeyler anlatmaya çalışıyor, hatırlamıyor...
En başında hayat ona bir oyun oynuyor, benliğini kaybediyor, bilinmeyen bir süre için.
Meraklı gözleriyle etrafına bakıyor, korkuyor. İnsanlardan kaçıyor, geçmişinde sanki hep yalnızlığa sığınıyor, ‚yalnızım ben’ diye geçmişini hatırlıyor. Ne kadar kalabalık bir ortamda olsa bile, o yalnız.
Boğulmuş bir kaç yaşantı yansıyor, hatırlıyor gibi, koşuyor, ama yolu çıkmaz sokaklara düşüyor ve nefes nefese hayatı, geçmişini sorguluyor, kötülüklerle savaşamaz kü.ük elleriyle, bunu biliyor,
Birgün yine ararken geçmişini bir devle karşılaşıyor, dev ağlıyor bir tek ondan korkmuyor ve usulca yanına sokuluyor, soruyor ‘Neden ağlıyorsun sen?’ dev cevap vermiyor, ve ağlamaya devam ediyor. Devde konuşmuyor insanlarla, kendi acılarını küçük kız gibi o büyük bedenin ardında kalan yaralarla çırpınıyor, ve kendince büyük bir limanda susmayı seçip, savaşıyor.
Suskunluğu küçük kızı rahat bırakmıyor, ve kız devin neden üzülüp gözyaşı döktüğünü bilmek isteyip, bıkmadan soruyor.
Bir süre sonra dev onunla konuşmaya çalışıyor, ama güçsüzlüğünü fark edip içindeki o karmaşıklara yeniliyor.
Dev’de küçük kız gibi insanlardan darbe almış ama kız açlıktan bir süre sonra düşüp bayılıyor, devde onu görüp gözyaşlarını silip onu kucağına alıyor, o ise kollarında kayboluyor. Küçük kıza sıcak bir yatak ve kalacağı bir yuva verirken fark etmeden onu aslında sevgi dolu kalbine alıyor, kız günlerce hasta haliyle uyuyor, yine benliğini kaybeden o rüyalarda uyuyuor. Bir gün ansızın kendine gelince hatırlamaya başlıyor yaşadıklarını o yaraların nedenini hatırlıyor, kız küçük bir köylü kızıydı, annesinin öldüğünü ve köylüler onu öldürdüğünü öğrenince küçük kız yalnızken kaldığı zaman o kadar kötülük yapan insanlardan nasıl kaçtığını hatırlıyor, aylar sonra ilk deva gülümsüyor, gözünde mutlu bir damla gözyaşı ile. Devde 'bu son gözyaşın olacak inşallah' devip ona sarılıyor. Şimdi kız meraklı bir şekilde ama gayet ciddi ‘senin ne kadar büyük gözlerin var, sen bizden farklısın peki o gün neden ağlıyordun?’ Dev suskunluğa karışıyor. Öyle ki kıza iyice bağlanmış, konuşunca kaçar, onu bırakır diye korkudan suskunluğa karışıyor. Küçük kız başını devin büyük ellerine koyuyor, ve bir daha soruyor ‘neden ağlıyorduni değermiydi üzülmeye?’ kızın tahmini onun yaralarıda insanlardan, devse susuyor. O yaralayanları anlatmıyor ve şikayet etmiyor.
Kız anlatmaya başlıyor:
Köyde küçük sıcak ve mutlu bir evimiz vardı, annem, babam ve ben yaşardık o evde. Balıkçı olan Babam, bir fırtınada hayatını kaybetti, annemle ikimiz kalmıştık ondan geriye ve yıkıldık onun öldüğünü duyunca. Annemse kısa bir süre sonra öldürüldü... köylüler onun öldürüldüğünü duyunca yıkılmıştım. Erkeksiz yaşanmaz dediler, annemi rahat bırakmadılar sürekli eziyet ve işkence çektirdiler. Ben birgün çoçuklarla oynarken sokakta, birden üstüme saldırdılar. Annem hemen yanıma koştu, kurtarmak istiyordu beni, ama köylüler izin vermiyor ve anlatamadığım ve anlamsız olaylardan sonra annem öldürülüyor, ve şimdi hayatta yalnızım, kimsesizim, ve kaçıyorum insanlardan, korkuyorum.
Dev derince kızın gözlerine bakıyor, ve tüm çesaretini toplayıp, kıza yaralarını anlatıyor, kısık sesle kaçma benden ne olur deyip, anlatmaya başlıyor;......
 
Top